AFRA KELEŞ

Merhaba ben Afra Keleş. İlkokuldayken bile küçük kağıtlara yamuk yumuk çizgilere ve ilginç merdivenlere sahip ev planları çizmiş biri olarak sana biraz hayal ettiğim ve sonunda tereddüt etmeden tercih ettiğim iç mimarlık bölümünden bahsetmek istiyorum. Öncelikle bilmeniz gerekir ki, İç mimarlık bölümü sabır ve emek isteyen bir bölümdür. Birinci sınıfta sanatla tanışırsın, tasarımın temellerini atarsın ve bu keyifli yola başlamış bulunursun. Daha sonraki yıllarda ise mekanları tanımayı analiz etmeyi öğrenirsin. Kendi fikirlerinle kendi tasarımlarını oluşturmaya başlarsın. Boş bir sayfada eskizler yaparak başlarsın bu işe ve ardından oluşan tasarım fikirlerini hem 2 boyutta hem de 3 boyutta oluşturur tasarımlarını hissetmeye başlarsın artık. Ve bence bu süreçte en çok mutlu olduğun an tüm bu aşamaların ardından kendi fikirlerini, kendi tasarımlarını insanlara yansıtabilmek, yaşayan mekanlar oluşturabilmektir. İnsanın hayal ettiği tasarımları somut bir dille sunabilmesi ve başardıklarını görebilmesi gerçekten bu süreçte yaşadığın her zorluğa değer. Bu 4 yıl boyunca yaşadığım her proje sürecinde hem kendi adıma hem de mesleki anlamda birçok şey öğrendim. Her projede farklı mekanlar tanıyarak, farklı düşüncelerle yola çıkarak ve farklı tasarımlar ortaya koyarak her dönem bir çok deneyim kazandığımı söyleyebilirim. Bu süreçlerde eğitmenlerimizin de bizlerle kendi deneyimlerini paylaşarak bizlere destek olarak hem eğitim alanında hem de sanat ve kültür anlamında önemli değerler kattıklarını düşünüyorum. Eğer sen de bu ortama ait olduğunu düşünüyorsan, sanatla iç içe olmak, kendi tasarımlarını yaratmak istiyorsan ve bir gün tasarlamış olduğun eserlerin gerçekleşmesi hayalini kuruyorsan Yaşar Üniversitesi İç Mimarlık Ve Çevre Tasarımı bölümünü tercih etmeli ve bize katılmalısın.